27 Aralık 2011 Salı

GERİYE DOĞRU

                                                                       


“Çünkü görünene aldanmak, hayatı dayanılır kılmanın ilk şartıydı…” Az - Hakan Günday

“Çünkü büyüdükçe arzularım küçüldü, şaşkınlıklarım küçüldü, beklentilerim küçüldü. Büyüdükçe öyle küçüldüm ki içimde taşacak bir şey kalmadı.” Erken Kaybedenler - Emrah Serbes

Hayat yeniden ve yeniden oynanan bir sek sek oyunu gibi. Sen taşı en ileriye de atsan, hep adım adım sekmek zorundasın ayağının üzerinde. Sonra afili bir dönüş, hoop başladığın yere. Peki, arkana baktığında ne görüyorsun? Bir sürü başlanmış ve ortada bırakılmış iş mi? Yoksa sen de mi otuzlarındasın?

Eski yılın sonunda, yeni yılın başında planlar yapan biri değilim. Bir mali müşavirmişçesine hesaplar yapıp yılı kapatanlardan hiç değilim. Zaten ben normalde plan yapınca hayatı alt üst olan biriyim. Çünkü biliyorum, hayat öyle plana milana gelemez. Stratejik hareketlere hiç gelemez. Onlar bu hayattan bir çıkarı olanlar içindir. Ben sadece mutlu olmak istiyorum. Bunun için de bir stratejiye ihtiyacım varsa eğer; ölmüşüm zaten haberim yok. Ancak ben hep arkama bakma ihtiyacı hissediyorum. Rahat rahat önüme bakamıyorum. Neyi kaçırmışım diye düşünürken, listeye hep bir şeyler daha ekleniyor. Keşke değişim filmlerdeki gibi olsa. Bir fon müziği bana eşlik etse ve ben yüzümde gerçekleri fark etmenin mağrur gülümsemesiyle yürüsem böyle. Ödüllü bir yazar, “Ve bir daha da arkasına bakmadı” diye yazsa benim için.

Zaman bana değişmem gerektiğini söylüyor. “Nerde o eski bayramlar” sızlanmasını bir kenara bırakıp bu yaşların kendine has güzelliğini dibine kadar duyumsamamı söylüyor. Bu yaşlarımın anılarını yaratmamı söylüyor. Bu sefer zamanı dinleyebilecek miyim? İçimde bir kelebek kıpırdanıyor…

Aslında umut dolu bir yazı yazmak değil niyetim. Hatta her geçen gün ne var ne yok öğrendikçe, şaşırıyorum dünyanın bitmek bilmez bu umutlu haline. Bunca kötülüğe ancak gereksiz fazlalıkta bir umutla katlanılabilir gibi..”Öfkelenmemiz gerek” diyordu bir belgeselde adamın biri, “ihtiyacımız olan bu; öfkemizi elimizden almalarına izin vermemeliyiz!”

Arkana baktığında ne görüyorsun? Çünkü “yaşamak ilerlemek olamaz, diye düşünüyor Cemil, ama geride bırakmak olabilir.” (Sinek Isırıklarının Müellifi-Barış Bıçakçı)

1 yorum:

  1. alıntıların çokta güzel desteklemiş temelini yazının. nede güzel yazmışsın.

    YanıtlaSil