20 Nisan 2012 Cuma

Yüzümüzdeki kusurlar, son anda vazgeçtiğimiz yolculuklar mıdır?*


Arada sırada gitmeli insan. Giderken ardında bıraktıklarına tek tek sarılmalı. Uzun bir otobüs yolculuğuna çıkmalı. Düşüne düşüne kendine yaklaşmalı, içindeki benliklerle bir kez daha tanışmalı. Düşüncelerini yola bırakmalı, kendinden uzaklaşmalı. Mağaza indirimlerinden, insan kalabalıklarından, yeknesak konuşmalardan kaçmalı. Yalnız kalmalı, geçtiği sokakların ışıklarına bakarken başını cama dayayıp kendini müziğe bırakmalı. Kitaba karışmalı, yazıyla barışmalı. Özlemeli, geri döndüğünde birilerinin onu özlediğini görmeli. Yola aşkla bağlanmalı, zamanı geldiğinde onu geride bırakıp umudunu yeni aşklara bağlamalı. Rutinin koruyucu kollarından çıkıp bilinmeyenin elini tutmalı.

Ne olursa olsun yerleşmemeli insan. Kusurlu hayatına yüzündeki kusurları da eklememeli. Çünkü “yavaş yavaş ölürler seyahat etmeyenler”. Genç yaşında ölmemeli insan, arada sırada gitmeyi bilmeli.

* Başlıktaki dize Adem Yeşilyurt’un bir şiirinden alınmıştır. Adem’in bloğu için tıklayınız: günceler


2 yorum: